Türkiye’deki Büyükşehir ve kent mahallelerinin tamamı yedili bir ölçekte; varsılından yoksuluna, lüksünden vasat bile olamayanına, donanımlısından alt yapısızına, yaşayanların en eğitimli olduğu mahallelerden en az eğitimlilerine, mahallelerin en yaşanası olanından yaşanması zor olanına kendi içlerinde sıralandığında* -sıralanabilirse eğer-, acaba ortaya nasıl bir siyasi görünüm ve de değişim çıkar, dersiniz?
30 Mart 2014 yerel yönetim seçimlerinde il genel ve Büyükşehir meclisleri için oy kullandıklarında kayıtlı seçmenlerin yüzde 37’si Adalet ve Kalkınma Partisi’ne (AKP), yüzde 21,8’i Cumhuriyet Halk Partisi’ne (CHP), yüzde 15’i Milliyetçi Hareket Partisi’ne (MHP), yüzde 5,6’sı Halkların Demokratik Partisi ile Barış ve Demokrasi Partisi’ne (HDP+BDP) oy verdi. Seçimde dört parti dışında kalan tüm diğer partiler yüzde 5,8 oranında oy alırken, seçmenlerin yüzde 3,9’unun oyu ise geçersiz sayıldı. 30 Mart seçimlerinde oy kullanmayan seçmenlerin oranı kayıtlı seçmenlerin yüzde 10,9’u düzeyinde oldu. Dolayısıyla toplam kayıtlı seçmenlerin yüzde 85,2’si, 30 Mart Yerel Yönetim seçimlerinin sonucunu belirledi. Buna göre geçerli oylar bazında AKP yüzde 43,4, CHP yüzde 25,6, MHP yüzde 17,6, HDP yüzde 6,5 ve diğer partiler de yüzde 6,8 oranında oy almış oldular. (Ne tesadüf, son zamanlarda birçok kamuoyu araştırma şirketi -diğer partiler grubundan 3 veya 4 puanı HDP’ye aktararak- ilk dört partinin oylarını 30 Mart seçim sonuçları dağılımıyla en son araştırma diye sık sık kamuoyuna sunmaları (en azından benim için) dikkat çekici. Elbette bir de iliştirilmiş araştırMAcılar var ki, onlara diyecek sözümüzün olması zaten mümkün değil. )
Üst mahallelerde oy dağılımları
Türkiye seçmenlerinin yüzde 24,4’ü “en üst / üst ve orta üst” statülü mahalle katmanlarında yaşıyor ve doğal olarak bu mahallelerde oy kullanıyorlar. Aşağıdaki tablo bu kesimde yaşayan seçmenlerin 30 Mart 2014 yerel yönetim seçimlerinde il genel ve Büyükşehir meclisleri için oy verdikleri partilere ilişkin dağılım sergileniyor.
Üst Mahalle Tabakaları | En Üst | Üst | Orta Üst | Toplam | Geçerli Oy Oranları |
Seç(e)meyen | 13,80 | 14,94 | 15,29 | 15,05 | |
AKP | 18,76 | 27,37 | 33,76 | 30,41 | 35,80 |
CHP | 51,40 | 36,25 | 26,55 | 31,82 | 37,46 |
MHP | 10,91 | 14,30 | 14,86 | 14,33 | 16,87 |
HDP + BDP | 1,77 | 2,60 | 4,06 | 3,40 | 4,00 |
Diğer Partiler | 3,36 | 4,54 | 5,48 | 4,99 | 5,88 |
Kayıtlı Seçmen | 100,00 | 100,00 | 100,00 | 100,00 | 100,00 |
Tablo bu kesimlerde birinci parti CHP, ikinci parti AKP olurken, sandık başına gitmeyen (seçmeyen) ya da verdiği oy geçersiz (seçemeyen) sayılan seçmenlerden oluşan seç(e)meyen grubu ise, üst mahalle tabakalarında üçüncü sıraya yerleşiyor. MHP bu kesimin oy açısından dördüncü sıradaki üçüncü partisi olurken en üst’ten orta üst mahallelere doğru gidildikçe AKP gibi oyunu arttıran bir görünüm sergiliyor. Fakat en üst’ten orta üst’e doğru indikce, yani aşağı doğru kaydıkça AKP ile MHP arasındaki fark da büyüyor.
HDP’nin en üst’te oyu, neredeyse yok. Orta üst statülü mahallelere gelindiğinde ise, her 25 seçmenden 1’inin HDP’ye oy verdiği bir noktaya ulaşılıyor.
CHP; en üst statülü mahallelerde her 2 kişiden 1’inin oyunu alırken, orta üst statülü mahallelerde bu durum her 4 kişiden 1’inin oyunu alabilen partiye dönüşüyor.
Orta ve orta alt statülü mahallelerde görünüm
Kayıtlı seçmenlerin yüzde 44,3’ü Türkiye’nin orta ve orta alt statülü mahallelerinde yaşıyor. Bu da yaklaşık yirmi üç buçuk milyon seçmen demek. Dolayısıyla Türkiye toplu seçim sonuçlarına en yakın dağılımı, diğer iki kesime göre, bu mahalleler yansıtıyor. Ama bu kesimde de alt’a doğru gidildikçe AKP, HDP ve diğer partilerin oyu artarken CHP’nin oyu azalıyor. Ayrıca orta alt mahalle statüleri grubuna gelindiğinde seç(e)meyenler ile MHP’nin oy oranlarının eşitlendiği gözleniyor.
Orta Mahalle Tabakalar | Orta | Orta Alt | Toplam | Geçerli Oy Oranları |
Seç(e)meyen | 15,33 | 15,02 | 15,16 | |
AKP | 37,25 | 39,19 | 38,32 | 45,17 |
CHP | 21,96 | 19,24 | 20,45 | 24,11 |
MHP | 14,51 | 15,02 | 14,79 | 17,44 |
HDP +BDP | 5,55 | 6,01 | 5,80 | 6,84 |
Diğer Partiler | 5,41 | 5,53 | 5,48 | 6,45 |
Kayıtlı Seçmen | 100,00 | 100,00 | 100,00 | 100,00 |
30 Mart 2014 yerel yönetim seçimlerinde HDP bu mahalleler grubunda her 17-18 seçmenden 1’inin oyunu alırken, her 6-7 seçmenden 1’i ise seç(e)meyenlere dahil oluyor. Ayrıca bu kesimde MHP ile CHP’nin oy oranları birbirine yaklaşırken, CHP ve MHP ile AKP arasındaki fark giderek daha da büyüyor.
Alt statülü mahalleler ve kır keçmenlerinin siyasi tercihleri
Türkiye’nin kayıtlı seçmenlerinin yaklaşık üç’te biri (yüzde 31,3) alt ve en alt statülü mahallelerle kırsal kasaba ve köylerin seçmenlerinden oluşuyor. Bu seçmen kitlesinin onda dördü AKP’ye, diğer onda dördü CHP, MHP ve HDP’ye, onda ikisi ise seç(e)meyenlerle dört parti dışında kalan partilere oy vermişler 30 Mart seçimlerinde.
AKP ile HDP’nin oy oranlarının en yüksek ve CHP ile MHP’nin eşit düzeyde oy aldığı kentlerin alt / en alt statülü mahalleleriyle kırsal yerleşim bölgeleri, alt’tan en alt’a ve kırsal yerleşim bölgelerine doğru gidildikçe ortaya yeni bir farklılaşma çıkarmıyor. Bu yapısıyla kentlerin alt ve en alt mahalleleriyle, kırsal kesim seçmenleri 30 Mart seçimlerinde tek tip siyasi tercih yelpazesi sergiliyorlar. Bu tercih yapısında göze çarpan tek ve önemli farklılık HDP’nin oy oranının, kentlerin en alt statülü mahallelerinde en yüksek düzeyine ulaşıyor olması. Bu da, 30 Mart yerel yönetim seçimlerinde HDP+BDP’nin en çok kent yoksulu Kürtlerden oy aldığının bir göstergesi olabilir.
Alt Mahalle Tabakaları ve Kır | Alt | En Alt | Kır | Toplam | Geçerli Oy Oranları |
Seç(e)meyen | 14,03 | 13,65 | 13,98 | 13,98 | |
AKP | 40,00 | 40,90 | 40,26 | 40,26 | 46,81 |
CHP | 17,56 | 15,00 | 16,01 | 16,01 | 18,61 |
MHP | 16,12 | 15,31 | 15,89 | 15,89 | 18,47 |
HDP +BDP | 6,09 | 8,96 | 6,89 | 6,89 | 8,01 |
Diğer Partiler | 6,20 | 6,17 | 6,97 | 6,97 | 8,10 |
Kayıtlı Seçmen | 100,00 | 100,00 | 100,00 | 100,00 | 100,00 |
Seçim bildirgeleri ve AKP’nin telaşı
AKP’nin telaşının ilk kaynaklarından biri, 2015’in öncesindeki üç seçimin üçünde de başarılı biçimde kullanılan kutuplaşma / kutuplaştırma politikasından Haziran 2015 seçimlerinde (gereği kadar) yararlanılamıyor olmaktan kaynaklanıyor olabilir.
Telaşın ikinci kaynağı; muhalefet partilerinin aralarında bir anlaşma varmış gibi ve neredeyse bir ağızdan, iktidarın asgari ücret, emekli maaşları, tarımsal destek ve benzeri politik uygulamalarını eleştirerek, kendi politik yaklaşımlarını kitlelerle açık ve net biçimde anlatmaya, AKP politikalarının ipliğinin pazara çıkmaya başlamasıyla, görünürlük kazanıyor. Bu da AKP’nin paçasını iki şekilde sıkıştırıyor. Önce, orta ve daha alt statülü mahallelerde yaşayan seçmenler açısından büyük önem taşıyan asgari ücret ve emekli maaşlarına ilişkin söylemlerin en çok AKP seçmenlerini etkileyecek olması. Sonra da AKP’nin ekonomide üretim, tüketim ve paylaşım politikalarının tek doğru politika olmadığının, hatta çalışan sınıf ve tabakalar açısından terk edilmesi gereken bir politika olduğunun AKP dışı tüm siyasi partilerce tartışılması. Bunların her biri AKP için önemli handikaplar değil mi?
AKP’nin telaşının bir diğer nedeni de; kutuplaşma politikalarına sırt dönüp, barış, demokrasi, özgürlük ve adalet kavramlarını muhalefete kaptırmış olması, olamaz mı? Çünkü AKP 2011’den 2014’e;
* Tüm kayıtlı seçmenler açısından oy oranını yüzde 42,5’ten yüzde 37’ye,
* Üst statülü mahallelerde yüzde 34,8’den yüzde 30,4’e,
* Orta statülü mahallelerde yüzde 43,4’ten yüzde 38,4’e,
* Alt statülü mahallelerle kırsal kesimde yüzde 45,4’ten yüzde 40,2’ye,
gerileyerek yaşadığı ortalama yüzde 12,8’lik oy kaybı sürecini durdurmak zorunda ki, en azından tek başına iktidar olma olasılığını sıfıra indirmemiş olsun.
Oysa 2014’ten 2015’e bir önceki dönemin oy kaybını durduramaz ve benzer bir oy kaybı oranıyla karşılaşırsa, AKP’nin bu kez geçerli oylar bazıyla alabileceği en iyi sonuç yüzde 37’lik bir oy oranı olabilir. Durum tek başına iktidar olabilmeyi sürdürme açısından böylesine hassas bir dengede dururken, AKP’nin telaşlanmaması ne kadar mümkün olabilir ki? (ST/HK)
* Kentsel Türkiye’deki mahalleler,1994-95’den bugüne arsa metrekare değerlerinden hareketle bireylerin eğitim düzeyleri ve mahallelerdeki binaların görünüm değerlerinden hareketle oluşturulmuş bir endeksleme sistemiyle tabakalaştırılarak, sosyal, ekonomik ve siyasal bilgiler içeren bir Veri Mahalle Statüleri İndeksi (Veri MSI) oluşturulmuş ve 20 yıldan bugüne kullanılmaktadır. Bu yazı Veri MSI veritabanının mahalle bazlı statü ve siyaset verileri kullanılarak hazırlandı.